İZMİR 1 NOLU T TİPİ KAPALI CEZA İNFAZ KURUMUNDA 23 NİSAN KUTLAMA PROGRAMI VE
TİYATRO GÖSTERİSİ
İzmir 1 No.lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlama etkinlikleri kapsamında tiyatro oyunu sergilendi.
Ceza infaz kurumumuzda bulunan hükümlü ve tutukluların katılımıyla, onların vatan ve millet sevgisini artıracak, milli birlik ve beraberliği sağlamak, milli ve manevi değerlerimizi yükselterek tarihsel ve kültürel geçmişimizi bu günlere taşıyıp manevi ve milli değerlerimizin özümsenmesini sağlamak amacıyla önemli gün ve haftaların anlam ve önemine yakışacak şekilde kutlama programları düzenlenmektedir.
Bu amaçla kurumuzda 24.04.2024 tarihinde hükümlülere yönelik tiyatro gösterisi yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan kurum öğretmeni Vildan Özdoğanoğlu Atatürk’ün sanata ve özellikle tiyatro sanatına verdiği önem üzerine kısa bir konuşma yaptı. Öğretmen Özdoğanoğlu konuşmasında şunları dile getirdi: “Devletleri kurup, onlara yeni bir yön, yeni bir hız veren büyük insanların, başardıkları işlerin büyüklüğüyle orantılı olarak başka meziyetlerinin de olması tabiîdir. Bu meziyetlerin başında onların sanat sevgisi gelmektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’te, sanata son derece değer vermiş bir devlet kurucusudur. O, bu ilgisini hayatı boyunca devam ettirmiş ve sanat dalları arasında hiçbir ayırıma gitmeden bütün dalları aynı sevginin kollarıyla sarmıştır.
Atatürk sanata ve sanatçıya büyük değer vermiştir. “Efendiler hepiniz mebus olabilirsiniz, vekil olabilirsiniz, hatta daha yüksek mevkilerde de olabilirsiniz fakat sanatkâr olamayabilirsiniz. Hayatlarını büyük bir sanata vakfeden bu çocukları sevelim.” sözü bunun en önemli kanıtıdır.
Atatürk’ün, “Asker olmasaydım aktör olurdum ” sözünü hepimiz biliriz. Gerçi o, devlet başkanlığı sırasında fiilen sahneye çıkmamış, ama çeşitli eserlerin yazılmaları sırasında düzeltmelerde bulunmuştur. O, aynı zamanda Devlet Tiyatrolarının da kurucusudur.
Netice olarak Atatürk; sanatı hiçbir zaman ihmâl etmemiş, sanatkârı her zaman korumuştur. Türk sanatının bugün ulaştığı noktada onun yol göstericiliğinin büyük rolü vardır. Sanatkârlarımızın, O’nun açtığı ışıklı yolda yürümeye devam edeceklerine olan güvenimiz sonsuzdur.”
Öğretmen Özdoğanoğlu, hepinizin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı kutluyor ve tiyatro sanatçısı Üzeyir Tavuş’un yazıp yönettiği “İncir Çekirdeği “ isimli tiyatro oyununun sergilenmesi için sahneyi, Çiğli Belediyesinden gelen tiyatro sanatçılarına bırakıyorum diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Ardından İzmir Çiğli Belediyesi Tiyatro oyuncuları tarafından “İncir Çekirdeği” adlı tiyatro oyunu sergilendi. Hükümlü tutuklular tarafından ilgiyle izlenen oyun yaklaşık 60 dakika sürdü.
Oyun bitiminde tiyatro oyuncularına kurum 2. Müdürü Aslı Tuba Şenocak tarafından çiçek ve teşekkür belgesi takdimi yapıldı.
Tiyatro sanatçıları, cezaevine gelerek hükümlülerle birlikte olmak ve onlara yönelik etkinlikte bulunmaktan dolayı çok mutlu olduklarını, sosyal sorumluluk projeleri kapsamında bu tür faaliyetlere devam etmek istediklerini belirterek kurum yönetimine teşekkür ettiler.
25.04.2024 tarihinde hükümlü ve tutukluların katıldığı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlama programı düzenlendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının hep birlikte okunmasının ardından kurum öğretmeni tarafından günün anlam ve önemine ilişkin konuşma yapıldı. Kurum öğretmeni M. Doğan Yılmaz yaptığı konuşmada şunları söyledi: “ Bu yıl Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 104. Yılı. 23 Nisan 1920 tarihi Türk Milletinin iradesini temsil eden Birinci Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı ve Türk halkının var olma – yok olma savaşı verirken egemenliğini ilân ettiği tarihtir.
Atatürk, 23 Nisan 1924’te ’23 Nisan’ gününün bayram olarak kutlanmasına karar vermiştir. 23 Nisan ilk defa 1929 yılında Çocuk Bayramı olarak da kutlanmaya başlanmıştır.
Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, yarınlarımızın güvencesi çocuklarımıza hediye ettiği 23 Nisan Çocuk Bayramı, bu alanda hem dünyada bir ilki oluşturmakta, hem de geleceğin cumhuriyet nesillerine, atamızın verdiği önemi ifade etmektedir.”
Yılmaz, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır. O da millî egemenliktir. Yalnız bir makam vardır. O da milletin kalbi, vicdanı ve mevcudiyetidir.” Sözüyle konuşmasını sonlandırdı.
Ardından Türkiye Büyük Millet Meclisinin (Birinci Meclis) açılışının anlatıldığı kısa film ve video gösterimi yapıldı.
Daha sonra hükümlüler “Kurtuluş Savaşı ve Anadolu” konulu oratoryo sunumu yaptı. Hükümlülerin sunumu salonda bulunan izleyiciler tarafından coşkuyla karşılandı ve büyük alkış aldı. Oratoryo sunumunun sonunda iki hükümlü sahnede Türk Bayrağı açarak salonda ki izleyicilere duygulu anlar yaşattı.
Salonda arkadaşlarının kendilerini izlemesi ve coşkuyla alkışlaması görev alan hükümlüleri hem duygulandırdı hem de büyük sevinç yaşamalarına yol açtı.
Kurum öğretmeni programa katılan kurum idarecilerine, personellere ve hükümlü tutuklulara teşekkür ederek programı sonlandırdı.